Çarşıdan aldım bir tane / Burcu Yılmaz

Küçük kız kumdan kalesini yapmaya başlamadan önce, daha ilk sayfada karşımıza bin türlü karakterin çıkması, kumdan kalenin içindeki hayal gücünün dışarı taştığını, dahası, kitabın bir kumdan kale işlevi görüp yaratıcılığa ne kadar alan tanıdığını düşündürüyor.

Oysa evde Hint sultanının oğlu var, bir igloo var, pelikanın ağzındaki çocuk var, kuma gömülü köpekbalığı var, güneşlenen yılan var, kumdan adam var, Titanik’in Jack’le Rose’u var ve hatta, bence, Don Quijote var. Hepsi ve daha fazlası evdeki kumsalda, kumdan kalede.  Einat Tsarfati’nin yazıp resimlediği Kumdan Kale, bence en az iki yüz üç öykü sunuyor okura. 

Kale yapmayı çok seven küçük kız, koskocaman bir kumdan kale yapıyor ve tüm dünyadan kraliçeler ve krallar ziyaretine geliyor. Türlü türlü eğlencelerin ve gece boyu sunulan dondurmanın ardından yemek saati gelince şikâyetler başlıyor. Kumlu turta sizin hoşunuza gider miydi mesela? Hadi yemeği atlattınız diyelim, yatağınızda ve banyonuzda kum olsun ister miydiniz? Kumdan kaleler böyledir ama işte. Kum topu savaşı bile durumu kurtarmaya yetmeyebilir. Neyse ki, en azından pek çoğu, denizin kenarındadır da bir dalga gelip her şeyi silip süpürebilir. Tam bu noktada bu kötü bir şey mi acaba diye düşünüyor insan. Her şeyin yeniden başlaması, yaratılması için bir fırsat bana kalırsa. 

Küçük kız kumdan kalesini yapmaya başlamadan önce, daha ilk sayfada karşımıza bin türlü karakterin çıkması, kumdan kalenin içindeki hayal gücünün dışarı taştığını, dahası, kitabın bir kumdan kale işlevi görüp yaratıcılığa ne kadar alan tanıdığını düşündürüyor. Bu kitap veya bir kitap, içindeki türlü kahramanla okurun kumdan kalesi olamaz mı? Hele küçük kızın kumdan kalesindeki kahramanlara daha fazla dikkat ettiğimde ve tarihten, kitaplardan, filmlerden de çıkagelmiş figürlere rastladığımda kumdan kalenin kurguyla, hayal gücüyle, gerçeğin tekrar inşasıyla (bir kumdan kale için büyük bir laf mı?) bağını da düşündüm ister istemez.

Kitabın ayrıntılı, hem de çok ayrıntılı, canlı ve neşeli illüstrasyonları o kadar cezbedici ki, her figüre tek tek bakmak isteyebilirsiniz siz de. Baktıkça kıkırdayacağınızdan neredeyse eminim; kıkırdamıyorsanız biraz sıkıcı olduğunuzu kabul edin ve derhâl deniz kenarına veya bir kum havuzuna yollanın. Ve bir de mavi beyaz mayolu minik hayvanı her sayfada bulabildiyseniz lütfen bana haber verin. 

https://www.iyikitap.net/2022/12/01/carsidan-aldim-bir-tane/